Mr.666
Forum Kalfası
Dizüstü bilgisayarların başarım yetenekleri yıllardır artıyor: Artık pek çok alanda taşınabilir bilgisayarlar masaüstü sistemleri aratmıyorlar. Şimdi ise soru şu yeni bir bilgisayar alırken dizüstü bilgisayarların artıları göz önüne alındığında hantal kule tipi kasalara para vermek mantıklı mı?
Eğer bir dizüstü almaya karar verdiyseniz başarım genelde tasarım veya kablosuz ağ desteği ya da sistem kapalıyken CD'yi çıkartma gibi ya özellikler kadar etkileyici bir etmen değildir. Her ne kadar bu tür özellikler sizi kendine çekse de hemen heyecana kapılmamakta fayda var çünkü dizüstü sistemler masaüstü bilgisayarlar kadar kolay yükseltilemezler. Alacağınız sistemin sizin gereksinimlerinizi tam olarak karşılayacağından kesin olarak emin olmalısınız.
Eğer bir yerde bir yere giderken ederken film seyretmek sizin için önemliyse o zaman DVD-ROM sürücüsü ve geniş bir ekran sizin için olmazsa olmazdır. Bu açıdan bakıldığında 17" ekrana sahip dizüstleri çok makul görünebilir. Kısa bir süre önce Blu-Ray, DVD'de sonra gelecek olan depolama birimi olma savaşını kazandı yani yakın zamanda üzerlerinde Blu-ray sürücülerin olduğu dizüstü sistemleri görebiliriz. Ancak böylesi yüksek çözünürlüklerde video oynatmak bir yandan donanıma ek yük de getiriyor. Intel bu ihtiyaca cevap verebilmek için çoktan kollarını sıvadı ve 45 nm üretim sürecine sahip taşınabilir işlemcilerini tanıtırken bir yandan da taşınabilir bilgisayar platformunu güncelliyor (Santa Rosa). Bu değişiklikler yüksek çözünürlüklü videoları daha başarılı oynatmaya imkan sağlıyor.
Üreticiler de dizüstü pazarındaki bu değişime uyum sağlamaya başladılar. Örneğin Acer, kullanıcıları çekmek için çokluortam için tasarlanmış çeşitli modeller sunuyor. 6920 serisi 16" ekranla birlikte geliyor ve HDTV çözünürlüğünde film gösterebilme özelliğine sahipler. Ancak bu başarımın bir bedeli var: 6920 serisi ortalama bir sistem 2000 USD civarında bir fiyata sahip.
Peki, bir dizüstü için onca para harcamaya değer mi? Aynı parayı bir masaüstü sisteme harcasanız ne satın alabilirsiniz? Takip eden sayfalarda bu soruların cevaplarını arayacağız.
Eğer bir dizüstünü bilgisayarı masaüstü bilgisayarıyla karşılaştırırsanız artılar ve eksiler bir anda kendini belli ediverir. Boyutlar söz konusu olduğunda dizüstü sistemler açık ara öndedirler: klavye ve ekran sistemin üzerine tümleşiktir ve eviniz ne kadar küçük olursa olsun bir dizüstüne mutlaka yer vardır. Ek olarak dizüstü bilgisayarlar genelde dış görünüş açısından masaüstü bilgisayarlara göre daha estetiktirler ve görsel açıdan evinize daha uyumludurlar. Ayrıca tümleşik pilinin olması evin herhangi bir noktasına çakılı olmadığınız anlamına da gelir: pilin kapasitesi ve dizüstünün tükettiği güce bağlı olarak belirli bir süre boyunca duvardaki fişe yakın oturmak zorunda değilsinizdir.
Parmak İzi Algılayıcısı Olan Dokunmatik Ped
Çokluortam İşlevlerine Hızlı Erişim
Dizüstleri için bir başka artı da yan donatılarıyla birlikte gelmeleri: Üreticiler gittikçe artan sayıda ek donanım ekliyorlar aynı şeylere masaüstü bilgisayarlarda sahip olmak istediğinizde ek satın almalar yapmak zorundasınız. WLAN işlevi dizüstü bilgisayarlar için artık bir standart ayrıca ekrana tümleşik kamera da her geçen gün daha fazla standartlaşıyor. Dizüstü sistemlerin güvenlik açısından daha fazla tehlikeyle karşılaşabileceklerini düşünürsek istenmeyen kişilerin sisteme girmesini engelleyen parmak izi algılayıcılarıysa son derece kullanışlı. Diğer taraftan masaüstü bilgisayarınız için parmak izi algılayıcı kullanmak nadir görülen bir uygulama. Tümleşik çoklu-kart okuyucularsa hem masaüstlerinde hem de dizüstü bilgisayarlarda yaygın olarak kullanılıyor.
MiniPCI Arayüzlü WLAN Kartı
Taşınabilirlik söz konusu olduğunda da dizüstü bilgisayarlar açık ara öndeler. Yeni modeller 1.5 kg ile 4 kg arasında değişen ağırlıklara sahipler. Kablosuz ağ desteği ve gittiğiniz çoğu kamuya açık ortamda kablosuz ağ hizmeti de olduğuna göre internete girmek dizüstü sistemlerle son derece kolay. Diğer taraftan boş bilgisayar kasaları bile neredeyse bütün dizüstü kadar ağırlığa sahiptirler, tam işlevsel bir masaüstü bilgisayar dizüstü sistemlere göre üç veya dört kat daha ağırdır.
Birden Fazla USB Girişi Artık Bir Standart
HDMI Bağlantısı da Yavaş Yavaş Standartlar Arasında Yerini Alıyor
Şimdiye kadar hep eksi yönlerini saydıysak da masaüstü sistemlerin de iyi olduğu alanlar vardır. Taşınabilir bilgisayarlar ağırlık, taşınabilirlik ve üzerilerinde gelen tümleşik bileşenler yönünden avantajlı olsalar da masaüstü bilgisayarları çok daha kolay yükseltilebilir oldukları da bir gerçektir. Masaüstü bilgisayarların kasası kolayca açılabilir ve her bir donanıma doğrudan ulaşmamızı sağlar. Birde fazla sabit disk veya optik sürücünün takılması hiç sorun değildir. Bozuk parçaların değiştirilmesi de dizüstü bilgisayarlara göre çok daha kolaydır.
Yerleşim kısıtlamalarından dolayı birden fazla sabit disk takılmasına çok az sayıda dizüstü bilgisayar modeli izin verir. Dizüstü bilgisayarların işlemcisini veya ekran kartını değiştirmek de her zaman mümkün değildir. İmkan olsa dahi teknik servise gidilmeden bu işlemin yapılması çok zordur. Klavyeyi veya ekranı çıkartmak gibi masaüstü sistemlerde son derece kolay olan şeyler dizüstü bilgisayarlarda geri dönülemez arızalara neden olabilir.
Masaüstü sistemlerin sadece bakım ve yükseltme işlerinde elleri güçlü değil aynı zamanda başarım ve kapasite konusunda da taşınabilirlere göre daha iyiler. Bir masaüstü bilgisayar kolayca terabyte sınırını geçebilirken 500 GB şu anda dizüstü sabit diskleri için ulaşılabilen en yüksek nokta. Tabi ki sabit disk alanını genişletmek için harici yöntemlere başvurulabilir: USB, Firewire veya modele göre eSATA çözümleriyle dışarıdan sabit disk takmak mümkün. Ancak bu tür yöntemler taşınabilirliği sınırlar ve pil ömrünü de azaltır. Dahası 2.5" boyutunda olan dizüstü sabit diskleri masaüstlerinde kullanılan 3.5" disklere göre daha yavaştırlar.
Hangi boy en iyisi: 1.8", 2.5" ve 3.5"?
Sabit disklerde olduğu gibi işlemci yetenekleri de karşılaştırıldığında dizüstü bilgisayar işlemcilerinin masaüstü işlemcilere göre daha zayıf kaldıkları görülür. Ancak bu durum sabit disk başarımında olduğu kadar gündelik işler üzerinde etki etmez. Bir dizüstü işlemcisi yeterli olacak kadar başarım gösterebilir ancak yavaş bir sabit disk günlük işleri zorlaştırır: Windows açılırken, büyük dosyalar kopyalanırken veya çok fazla belleğe gereksinim duyan bir uygulamayı çalıştırırken takas dosyasının kullanılması gibi durumlarda normalden uzun beklemeler olabilir.
İşlemcilere benzer olarak masaüstü ile dizüstü bellek türleri arasındaki farklar azdır. Dizüstü belleklerinin çalışma hızları genellikle 667 MHz iken masaüstü sistemler artık DDR3'ün de kullanılmasıyla 1600 MHz'ye kadar hızlanabiliyorlar. Ancak maliyetler yüzünden masaüstü sistemlerin büyük kısmı hala 800 MHz hızında DDR2 bellekler kullanıyor. DDR2-667 ile DDR2-800 arasındaki fark günlük işlerde önemsenmeyecek kadar küçüktür ve ortalama kullanıcıların bunu dikkate almasına gerek yoktur. Ancak masaüstü sistemlerde bellek kapasitesi 4 GB'nin ötesine taşınabilirken dizüstü bilgisayarların yer sıkıntısından dolayı şimdilik 4 GB'yi geçmeleri zor gibi görünüyor.
DDR2 RAM: Corsair Dominator CM2X1024-8888C4D
Optik sürücüler hem masaüstü sistemlerinde hem de dizüstü sistemlerde yüksek başarımla çalışırlar. Eskiden dizüstü bilgisayarlar için tasarlanan ince yapılı sürücülerle 5.25" biçimindeki masaüstü optik sürücüleri arasında önemli fiyat farkları vardı fakat günümüzde fiyatlar neredeyse eşitlendi: aralarında 30 USD'den az fiyat farkı var. Bunun temel nedeni dizüstü satışlarının son zamanlarda ciddi şekilde artması ve maliyetleri düşürmesi oldu. Başarım açısından baktığımızda iki tür sürücülerin arasında çok önemli bir fark olmadığını söyleyebiliriz. Son kullanıcı açısından ince yapılı optik sürücülerle 5.25" optik sürücüler arasında neredeyse hiçbir fark yoktur.

Eğer bir dizüstü almaya karar verdiyseniz başarım genelde tasarım veya kablosuz ağ desteği ya da sistem kapalıyken CD'yi çıkartma gibi ya özellikler kadar etkileyici bir etmen değildir. Her ne kadar bu tür özellikler sizi kendine çekse de hemen heyecana kapılmamakta fayda var çünkü dizüstü sistemler masaüstü bilgisayarlar kadar kolay yükseltilemezler. Alacağınız sistemin sizin gereksinimlerinizi tam olarak karşılayacağından kesin olarak emin olmalısınız.
Eğer bir yerde bir yere giderken ederken film seyretmek sizin için önemliyse o zaman DVD-ROM sürücüsü ve geniş bir ekran sizin için olmazsa olmazdır. Bu açıdan bakıldığında 17" ekrana sahip dizüstleri çok makul görünebilir. Kısa bir süre önce Blu-Ray, DVD'de sonra gelecek olan depolama birimi olma savaşını kazandı yani yakın zamanda üzerlerinde Blu-ray sürücülerin olduğu dizüstü sistemleri görebiliriz. Ancak böylesi yüksek çözünürlüklerde video oynatmak bir yandan donanıma ek yük de getiriyor. Intel bu ihtiyaca cevap verebilmek için çoktan kollarını sıvadı ve 45 nm üretim sürecine sahip taşınabilir işlemcilerini tanıtırken bir yandan da taşınabilir bilgisayar platformunu güncelliyor (Santa Rosa). Bu değişiklikler yüksek çözünürlüklü videoları daha başarılı oynatmaya imkan sağlıyor.
Üreticiler de dizüstü pazarındaki bu değişime uyum sağlamaya başladılar. Örneğin Acer, kullanıcıları çekmek için çokluortam için tasarlanmış çeşitli modeller sunuyor. 6920 serisi 16" ekranla birlikte geliyor ve HDTV çözünürlüğünde film gösterebilme özelliğine sahipler. Ancak bu başarımın bir bedeli var: 6920 serisi ortalama bir sistem 2000 USD civarında bir fiyata sahip.
Peki, bir dizüstü için onca para harcamaya değer mi? Aynı parayı bir masaüstü sisteme harcasanız ne satın alabilirsiniz? Takip eden sayfalarda bu soruların cevaplarını arayacağız.
Özellik Karşılaştırması
Eğer bir dizüstünü bilgisayarı masaüstü bilgisayarıyla karşılaştırırsanız artılar ve eksiler bir anda kendini belli ediverir. Boyutlar söz konusu olduğunda dizüstü sistemler açık ara öndedirler: klavye ve ekran sistemin üzerine tümleşiktir ve eviniz ne kadar küçük olursa olsun bir dizüstüne mutlaka yer vardır. Ek olarak dizüstü bilgisayarlar genelde dış görünüş açısından masaüstü bilgisayarlara göre daha estetiktirler ve görsel açıdan evinize daha uyumludurlar. Ayrıca tümleşik pilinin olması evin herhangi bir noktasına çakılı olmadığınız anlamına da gelir: pilin kapasitesi ve dizüstünün tükettiği güce bağlı olarak belirli bir süre boyunca duvardaki fişe yakın oturmak zorunda değilsinizdir.

Parmak İzi Algılayıcısı Olan Dokunmatik Ped

Çokluortam İşlevlerine Hızlı Erişim
Dizüstleri için bir başka artı da yan donatılarıyla birlikte gelmeleri: Üreticiler gittikçe artan sayıda ek donanım ekliyorlar aynı şeylere masaüstü bilgisayarlarda sahip olmak istediğinizde ek satın almalar yapmak zorundasınız. WLAN işlevi dizüstü bilgisayarlar için artık bir standart ayrıca ekrana tümleşik kamera da her geçen gün daha fazla standartlaşıyor. Dizüstü sistemlerin güvenlik açısından daha fazla tehlikeyle karşılaşabileceklerini düşünürsek istenmeyen kişilerin sisteme girmesini engelleyen parmak izi algılayıcılarıysa son derece kullanışlı. Diğer taraftan masaüstü bilgisayarınız için parmak izi algılayıcı kullanmak nadir görülen bir uygulama. Tümleşik çoklu-kart okuyucularsa hem masaüstlerinde hem de dizüstü bilgisayarlarda yaygın olarak kullanılıyor.

MiniPCI Arayüzlü WLAN Kartı
Taşınabilirlik söz konusu olduğunda da dizüstü bilgisayarlar açık ara öndeler. Yeni modeller 1.5 kg ile 4 kg arasında değişen ağırlıklara sahipler. Kablosuz ağ desteği ve gittiğiniz çoğu kamuya açık ortamda kablosuz ağ hizmeti de olduğuna göre internete girmek dizüstü sistemlerle son derece kolay. Diğer taraftan boş bilgisayar kasaları bile neredeyse bütün dizüstü kadar ağırlığa sahiptirler, tam işlevsel bir masaüstü bilgisayar dizüstü sistemlere göre üç veya dört kat daha ağırdır.

Birden Fazla USB Girişi Artık Bir Standart

HDMI Bağlantısı da Yavaş Yavaş Standartlar Arasında Yerini Alıyor
Şimdiye kadar hep eksi yönlerini saydıysak da masaüstü sistemlerin de iyi olduğu alanlar vardır. Taşınabilir bilgisayarlar ağırlık, taşınabilirlik ve üzerilerinde gelen tümleşik bileşenler yönünden avantajlı olsalar da masaüstü bilgisayarları çok daha kolay yükseltilebilir oldukları da bir gerçektir. Masaüstü bilgisayarların kasası kolayca açılabilir ve her bir donanıma doğrudan ulaşmamızı sağlar. Birde fazla sabit disk veya optik sürücünün takılması hiç sorun değildir. Bozuk parçaların değiştirilmesi de dizüstü bilgisayarlara göre çok daha kolaydır.
Yerleşim kısıtlamalarından dolayı birden fazla sabit disk takılmasına çok az sayıda dizüstü bilgisayar modeli izin verir. Dizüstü bilgisayarların işlemcisini veya ekran kartını değiştirmek de her zaman mümkün değildir. İmkan olsa dahi teknik servise gidilmeden bu işlemin yapılması çok zordur. Klavyeyi veya ekranı çıkartmak gibi masaüstü sistemlerde son derece kolay olan şeyler dizüstü bilgisayarlarda geri dönülemez arızalara neden olabilir.
Donanım Birimleri Karşılaştırması
Masaüstü sistemlerin sadece bakım ve yükseltme işlerinde elleri güçlü değil aynı zamanda başarım ve kapasite konusunda da taşınabilirlere göre daha iyiler. Bir masaüstü bilgisayar kolayca terabyte sınırını geçebilirken 500 GB şu anda dizüstü sabit diskleri için ulaşılabilen en yüksek nokta. Tabi ki sabit disk alanını genişletmek için harici yöntemlere başvurulabilir: USB, Firewire veya modele göre eSATA çözümleriyle dışarıdan sabit disk takmak mümkün. Ancak bu tür yöntemler taşınabilirliği sınırlar ve pil ömrünü de azaltır. Dahası 2.5" boyutunda olan dizüstü sabit diskleri masaüstlerinde kullanılan 3.5" disklere göre daha yavaştırlar.

Hangi boy en iyisi: 1.8", 2.5" ve 3.5"?
Sabit disklerde olduğu gibi işlemci yetenekleri de karşılaştırıldığında dizüstü bilgisayar işlemcilerinin masaüstü işlemcilere göre daha zayıf kaldıkları görülür. Ancak bu durum sabit disk başarımında olduğu kadar gündelik işler üzerinde etki etmez. Bir dizüstü işlemcisi yeterli olacak kadar başarım gösterebilir ancak yavaş bir sabit disk günlük işleri zorlaştırır: Windows açılırken, büyük dosyalar kopyalanırken veya çok fazla belleğe gereksinim duyan bir uygulamayı çalıştırırken takas dosyasının kullanılması gibi durumlarda normalden uzun beklemeler olabilir.
İşlemcilere benzer olarak masaüstü ile dizüstü bellek türleri arasındaki farklar azdır. Dizüstü belleklerinin çalışma hızları genellikle 667 MHz iken masaüstü sistemler artık DDR3'ün de kullanılmasıyla 1600 MHz'ye kadar hızlanabiliyorlar. Ancak maliyetler yüzünden masaüstü sistemlerin büyük kısmı hala 800 MHz hızında DDR2 bellekler kullanıyor. DDR2-667 ile DDR2-800 arasındaki fark günlük işlerde önemsenmeyecek kadar küçüktür ve ortalama kullanıcıların bunu dikkate almasına gerek yoktur. Ancak masaüstü sistemlerde bellek kapasitesi 4 GB'nin ötesine taşınabilirken dizüstü bilgisayarların yer sıkıntısından dolayı şimdilik 4 GB'yi geçmeleri zor gibi görünüyor.

DDR2 RAM: Corsair Dominator CM2X1024-8888C4D
Optik sürücüler hem masaüstü sistemlerinde hem de dizüstü sistemlerde yüksek başarımla çalışırlar. Eskiden dizüstü bilgisayarlar için tasarlanan ince yapılı sürücülerle 5.25" biçimindeki masaüstü optik sürücüleri arasında önemli fiyat farkları vardı fakat günümüzde fiyatlar neredeyse eşitlendi: aralarında 30 USD'den az fiyat farkı var. Bunun temel nedeni dizüstü satışlarının son zamanlarda ciddi şekilde artması ve maliyetleri düşürmesi oldu. Başarım açısından baktığımızda iki tür sürücülerin arasında çok önemli bir fark olmadığını söyleyebiliriz. Son kullanıcı açısından ince yapılı optik sürücülerle 5.25" optik sürücüler arasında neredeyse hiçbir fark yoktur.